Ülkemizde farklı kurum ve kademelerde yaklaşık 25 milyon öğrenci var. Uzun bir süredir, korona virüs sebebiyle tüm öğrencileri ilgilendiren kritik sorular gündemde. Başlıcaları;

Okullar ne zaman açılacak?

Okullar eskisi gibi normale dönecek mi?

Yüz yüze eğitim sadece sınav grubu öğrencilerine mi verilecek?

Gibi cevapları oldukça merak edilen sorular. Sorular beraberinde sorunları da doğuruyor ne yazık ki. Nedeni ise soruyu soran bizlerin, ebeveynlerin ve öğrencilerin gerekli hassasiyeti göstermiyor olması. Okulların açılması ile ilgili elbette yetkili mercilerin açıklamaları doğrultusunda hareket ediyoruz ama onların işini kolaylaştırmak adına neler yapıyoruz acaba? Eğitimin normal seyrinde ilerlemesine katkı sağlıyor muyuz? Artık bu iş ne Sağlık bakanımızın ne de Milli Eğitim bakanımızın yapacağı açıklamayla olacak. Okulların açılması da korona virüs tehlikesinin bitmesi de bizim elimizde. Evet aşı gelmeli, bir daha benzer vakalar yaşanmamalı, bunu herkes diliyor ama gayret edilmiyor. Biliyoruz ki  okula gitmek için sabırsızlanan milyonlarca öğrenci var. Yine öğrencilerine kavuşmak isteyen binlerce öğretmen, idareci, hizmetli, yardımcı personel var. Öğrencileri okullara taşımayı bekleyen servisler var. Heyecanla ve merakla bekleyen çok kişi var ama ortada bir ciddiyetsizlik sorunu da var.

 Çocuğumu bir an evvel okula göndermek isteyen bir vatandaşın "maske taksak da hastalık bulaşır" diye cümleler kurması işimizin ne kadar zor olduğunun göstergesi. Yine sahillere, plajlara hiçbir önlem almadan akın edip sonrasın da okullar açılmalı diyenler de sanırım uzaktan eğitime alışmış olmalılar. Korona virüs biter mi bilemeyiz ama maske ile yaşamaya bir süre alışacağız ve alışmalıyız da.

Bilinçsiz insanların adeta hastalıkla ve özellikle de maskeyle inatlaşması yüzünden ne okullar kapalı olmalı ne de vaka sayıları artmalı. Artık daha bilinçli olmalı ve hep birlikte bu süreci atlatmalıyız. Ülkemizde elbette ki hiç bir sektör aksamamalı. Tekstil, turizm, tarım, sanayi vb. Her sektör ayrı bir öneme sahip ama yine de ülkemizin geleceği çocukların ve gençlerin yetişeceği eğitim kurumlarının kapalı oluşu büyük bir yaraya sebep olabilir. Uzaktan eğitim alternatif bir yöntem, çok sağlam alt yapılar hazırlandı ve hazırlanmaya devam ediyor ama yüz yüze olan eğitim gibi olmayacağı da aşikar. Bu süreçte bilinmesi gereken ve bu yüzden hassas olunması gereken bir şey varsa o da, ne bir öğrencinin ne de bir öğretmenin evde olmaktan mutlu olmadığıdır.  Herkes olması gerektiği yeri özledi. Ailelerin de en az öğrenciler kadar okulu özlediğini unutmayalım.

Elimizi taşın altına hep birlikte koyma zamanı. Vicdan ve merhamet sahibi hiç kimse ben dikkat etmem bu mesele beni ilgilendirmiyor demez ve dememeli de. Temennimiz bir an evvel hayatın normalleşmesi. Bu da bizler sayesinde olacak. Birlikte başarmak için,

maskeyle, dezenfektanla inatlaşmayalım lütfen. Eğitim maskeli de olsa,

#okullarıhepbirlikteaçacağız