Yapılamayan caminin taşları ile yapılan saat kulesi
Dolmabahçe Sarayı’nın önünde bulunan saat kulesinin aslında biraz hüzünlü hikâyesi var desek yanlış olmaz. Ne kadar esteki ve güzel görünümlü olsa da hikâyesine baktığımız zaman bugün bile hüzünleniyoruz. Çünkü bu saat kulesi yapılırken Sultan Abdülaziz tahtan indirildiği için yarım kalan Aziziye Camii'nin taşları kullanılarak eklektik üslupla yapıldı. Kule, Balyan ailesinin imzasını taşıyor. Peki, diyeceksiniz hüzünlü kısmını anlamadık? Sultan Abdülaziz biliyorsunuz bilekleri kesilerek şehit edildi. Bugünkü Swiss Otel’in olduğu yere büyük bir cami yapımı için başlatmıştı Aziziye Cami diye ama şehit olunca yarım kaldı. İşte o caminin inşaatında kullanılan taşlar bu saat kulesinde kullanıldı.
İşte saat kulesinin diğer hikâyesi:
İŞLERİ
KOLAYLAŞTIRMAK İÇİN YAPTIRILDI
Anadolu
ve Balkanlarda birçok saat kulesini yaptıran Sultan Abdülhamit Han, Dolmabahçe
Saat Kulesinin de yapılmasını istedi. Saat kulesinin yapılış amacı “Teshil-i
Muamelat” yani işlerin kolaylaştırılması için yaptırıldı. Aslında aynı anda
Sultan Ahmet Meydanı’nda da yapılacaktı zaman içinde yapılamadı.
Saat kulesi bir milyon iki yüz on beş bin yüz elli kuruşa mal oldu.
Para hazineden çıktı. Yapımına 1890 yılında başlanmıştı, dört yıl sonra 1894
yılında tamamlandı. Saat Kulesi de gösterişli bir mimari anlayışla inşa edildi.
12 X 12 metrelik bir alan üzerine konuldu. Yükseldikçe daralan bir şekilde
düzenlendi. Barok ve Ampir üsluplar kullanıldı. 4 katlı yapıldı.
KULE DE DÖRT
AYRI BARAMETRE VAR
Deniz ve
kara tarafındaki ikinci kat alınlıkların ortasına, 1882 yılında II.Abdülhamit
tarafından terazi ve silah eklenerek tamamlanmış birer Osmanlı Arması mermere
oyularak yerleştirildi. Yüksekliği 27 metre olan kule, 12 m uzunluğundaki kare
kaideye oturuyor. Kaidesindeki su sebilleri yapıyı çok daha özel kılıyor. Kapı üstü hizasında, dört tarafına dört ayrı
barometre konuldu. Barometrelerde, hava durumları aynen şöyle yazılmıştı, hala
öyle devam ediyor; Fırtına- Rüzgâr, Yağmur- Mütehavvil (değişken, kararsız
anlamında) - Eyi Hava – Sabit Hava.